Dijitalleşme ile birlikte iletişimlerimizin de birçoğu dijital ortamlardan ilerliyor. Her ne kadar birbirimizin yüzünü görmesek bile iletişimlerimizi nezaket çerçevesi içerisinde devam ettirmemiz gerekiyor. Özellikle sosyal mecraların popülerliği arttıkça birçok kez başkalarının görüş ve değerlerine hareketler edildiğini, aşağılandığını ve saygıdan uzaklaşıldığını yakından görüyoruz. Bu nedenle dijitalleşme sürecinde insan ilişkileri adına en önemli kavramlardan biri dijital nezaket olarak karşımıza çıkıyor.
Online mecralarda gerçekleştirdiğimiz her türlü faaliyette dijital nezakete dikkat etmek gerekiyor. Bu kavram aşağıdaki hususları kapsıyor.
Tüm bu değerlere dikkat edildiği takdirde dijital ortamlarda daha saygılı yaklaşımlar görülebilir. Başkalarının düşüncelerini küçümsemek ve dolaylı yoldan bile olsa zorbalık yapmak karşımızdaki kişiler üzerinde nasıl etki yaratacağını bilemeyiz. Yapılan araştırmalar sonucunda kişileri depresyon gibi durumlara sürükleyen dijital zorbalıklar olduğu ortaya çıktı. Buna maruz kalan kişiler, özgüven eksikliği ve benzeri birçok psikolojik sorun ile baş başa kalarak işin içinden çıkılamaz durumlara sürüklenebiliyorlar.
Dijital nezaket kavramı yalnızca diyalog ve paylaşımları kapsamıyor. Twitter’da başkasının zorbalık yaptığı bir tweet’i beğenmek de bu zorbalığa destek vermektir. Bu nedenle hem direkt hem de dolaylı yoldan zorbalığa mahal vermemeliyiz. Online tüm faaliyetlerimizde başkalarının değer ve yargılarını dikkate almalı, kimsenin kimseden üstün olmadığını farkında olmalıyız.
Dünya çapında birçok dijital nezaket araştırması yapılıyor ve bunun üzerine kişilerin online platformları daha kibar bir şekilde kullanmaları teşvik ediliyor. Bu bağlamda en son çalışma 2021 yılında Microsoft tarafından yapıldı. 2016 yılından bu yana veriler toplanarak incelendi ve 30’dan fazla ülke bu araştırmaya dahil edildi. Özellikle pandemi döneminde eve kapanma sürecinde sosyal mecralarda yoğun bir talep görüldü. Dijital ortamlarda daha çok vakit geçirilmesiyle online zorbalık ve dijital nezaket kavramları yaygınlaştı.
Araştırma sonuçlarına göre dijital nezaket konusunda en üstte olan ülke Hollanda olarak seçildi. Birleşik Krallık, ABD, Tayvan ve Singapur da sırasıyla ilk beşteki ülkeler arasında yer aldı.
Yapılan araştırmalar neticesinde dijital nezaket kurallarına en çok 13 – 17 yaş arasındaki bireyler dikkat ediyor. Bu yaş aralığı gelecekte daha kibar bireylerin yetişmesi için umut verici olarak nitelendirildi. Bunun yanında sosyal medya kullanıcılarının %40’ının siber zorbalığa maruz kaldığı anlaşıldı.
2021 yılındaki Microsoft araştırmalarında 32 ülke içerisinden 17. sırada yer alıyoruz. Buna rağmen Türkiye bu konuda en çok gelişim gösteren ülkeler arasında ilk beşte yer aldı. 2020 yılında yapılan başka bir araştırmada 25 ülke içerisinde 16. sıradayken bu konudaki yerimizi daha üst noktalara taşımayı başardık. Oran bazında bakılarak olursa %73 oranında yapılan siber zorbalık seviyesi %68 dolaylarına kadar düştü.
Türkiye’nin bu konuda geri sıralarda yer alma nedeninin sosyal medyayı algılayış biçimi olduğu düşünülüyor. İnsanlar buralarda daha kontrolsüz davranışlar sergileyebileceklerini ve karşısında gerçek bir muhatap olmadıkları için içlerindeki kötülükleri dökebilecekleri düşünüyorlar. Bu nedenle Türkiye’nin sosyal medya platformları açısından genel bağlamda bir bilgilendirmeye tabi tutulması gerektiği düşünülüyor.